Sevgili okurlar,

Kışın kendisini bizlere bu kadar yoğun hissettirdiği bu günlerde hepinize sağlıklı günler dileyerek bu ayki sorularınızdan bazılarını yanıtlamaya başlamak istedim.

İlk sorumuz Aydın’dan Halim Karahan’dan. Halim Bey’in sorusu şöyle.Yeni bir araç aldım ve aracın iç aksamından değişik sesler duymaya başladım. Yalnızca ben değil başka markalarda araçlarını yenileyen arkadaşlarımda aynı şikayette bulunuyorlar.

Halim Bey, üretim ve montaj kolaylıklarından dolayı araçlarda kullanılan malzemeler polikarbon ve plastik esaslı malzemelere döndü. Bu sebeple montaj edilen parçalar bir süre sonra montaj noktalarından metal’e sürtünmesiyle çeşitli rahatsız edici sesler çıkarmaktadır. Bunların önlemenin bir yolu montaj noktalarına silikon esaslı malzemeler sürmek olabilir. Diğer yolları da araya ses önleyici levha, sünger, mastik vs. gibi malzemeler koyarak sesler kesilebilir. Araçların kullanıldığı yol şartları göz önüne alınarak bu işlemleri belli aralıklarla tekrarlamanız gerekebilir.

Bu ayki diğer sorumuzu Marmaris Aksaz Deniz Üssünden Sinan Karagöz sormuş. Sinan benim devamlı okurlarımdandır. Otomotiv dünyasını yakından takip eden bir araç sahibi olarak aracının şiddetli yağmurlarda tavan antenimin montaj bölgesinden su aldığını ve bunun onu çok rahatsız ettiğini söylüyor.

Sinancığım, tavan anteninden su alması sıkça karşılaşılan bir sorundur. Aslında antenin altında sızdırmazlık malzemesi ki bu genelde contadır, mevcuttur. Fakat bazı durumlarda antenin açısını ayarlarken veya çok sık rastladığımız oto yıkamacılarda anten kırılmasın diye yapılan ayarlamalarda anten dibinden oynatılmaktadır. Bunun sonucunda da şiddetli yağmurlarda ve yıkamalarda buradan su almaktadır. Çözüm olarak servislerde antenler sökülüp dibinin yeniden contalanması veya sızdırmazlık malzemeleri ile doldurulup sıkı bir şekilde montaj yapılmaktadır.

Aslında araçlarda su alma problemi sadece antenden değil diğer hareketli aksamlardan da olabilir. Bir süre sonra, kullanımdan dolayı yıpranan kapı ve cam fitillerinin kenarlarından da su aldığı görülebilir. Doğal olarak kullanılan kauçuk esaslı malzemeler zamanla yıpranır. Bu sorunun çözümü için ise fitillerin komple değiştirilmesi gerekmektedir.

Üçüncü sorumuzu Mehmet Dönmez Bey Denizli’den sormuş. Aracımın bakım km’sinde (Mehmet Bey aracının markasını ve km’sini belirtmiş ancak ben yazılarımda araç markalarını belirtmeme prensibinde olduğum için sizlerle paylaşmıyorum) fren hidroliği değiştirilmiş. Bu gerekli bir işlem midir? Ne kadar sıklıkla değiştirilmelidir ? Değiştirmesem ne olur?

Sayın Mehmet Bey, sorunuz için size çok teşekkür ediyorum. Bence de çok önemli bir konuda soru sormuşsunuz. Ve bu sayfayı yazmaya başladığımdan beri ilk defa soruluyor.

Fren sistemleri bir sıvı aracılığı ile gücün iletilmesi mantığıyla çalışır. Sıvı bu sebepten dolayı değişik özelliklere sahip olmalıdır. Düşük sıcaklıklarda donmamalı, yüksek sıcaklıklarda kaynamamalıdır. Aksi halde frenleme gereken şekilde yapılamaz. Fren sıvıları su ile kolay uyum sağlar. Bu yüzden fren sistemi sızdırmazlığı çok önemlidir. Araçta her bakım km’sinde araç ise 1,5 – 2 yılda bir kontrolleri yapılmalıdır. Bu kontroller için yetkili servislerde digital hidrolik kalitesi ölçüm aletleri vardır. Bu aletlerde, kontrol sonucunda hidroliğin değişip değişmemesi gerektiğini belirler. Servisiniz tarafından araca yapılan işlem gereklidir. Ve unutulmamalıdır ki bu sizin güvenliğiniz için yapılmıştır. Bu işlem yapılmamış olsa idi aracınızda fren mesafesi uzayacak emniyetli duruş sağlanamayacaktı.

Hepinize bu soğuk kış günlerinde güvenli sürüşler dilerim. Saygılarımla, Uğur Dündar